Pazartesi, Aralık 31, 2007

MUTLU YILLAR VE 2008 KÜTÜK PASTA

2008 kütük pasta 011


HERKESİN YENİ YILINI KUTLUYOR, SAĞLIK MUTLULUK VE BAŞARILAR DİLİYORUUUUM.Oldukça yoğun günler geçirdiğimden, sayfamla kısıtlı sürede ilgilenmek zorunda kalıyorum. Böyle oluncada tarifler gecikiyor. Tarif bekleyenler kusura bakmasınlar ne olur.
Yılbaşı gecesi için hazırladığım bu kütük pasta şekil olarak geçen sene yaptığım ve buradan görebileceğiniz kütük pastama oldukça benzemekte. Çok kalabalık olduğumuz için iki adet rulo pastadan oluşturduğum bu seneki pastamın pandispanyası ve içi ise geçen senekinden farklı ve daha güzel oldu. Hemen tarife geçiyorum.
Pandispanya malzemeleri;
*3 adet yumurta,(orta boy)
*3 adet yumurta sarısı,(orta boy)
*1 tutam tuz,
*3/4 cup şeker ( 165 gr) ( cup ölçüsünün çevirisini Sevgili Hanimiş'in sayfasında buradan bulabilirsiniz)
*1/2 cup un,(55 gr)
*1/2 cup mısır unu,(55 gr)
*1,5 çay kaşığı kabartma tozu.
Krema malzemeleri;
*400 gr bitter kuvertür,
*400 gr krema,
*1 paket hazır kakaolu pasta kreması,
*Hazır kremayı hazırlamak için 1 su bardağı soğuk süt,
*İçine parça çikolata ve böğürtlen.
Hazırlanışı;
1.Bir benmari düzeneği oluşturun. ( Çukur bir tencerenin içine su koyup kaynatın ve yumurtaları içine kırdığınız kabı, içinde su kaynamakta olan bu tencerenin üzerine yerleştirin. Yalnız burada yumurta kabının dibinin suya temas etmemesine dikkat edin. Yumurta kabı sadece buhardan ısınmalı. Bu sisteme benmari düzeneği ve/veya yöntemi diyebiliriz. )
2.Yumurtaları çırpma kabına kırdıktan sonra bir tutam tuz ilave edin ve çırpma kabınızı benmari düzeneğine yerleştirin ve yumurtaları yaklaşık bir dakika kadar mikserde önce yavaş daha sonra hızlı bir şekilde çırpın.Yumurtaların oldukça kabardığını göreceksiniz.
3.Kabaran yumurtaların olduğu kabı benmari düzeneğinden indirin ve çine şekeri katarak biraz daha çırptıktan sonra, un, mısırunu ve kabartma tozunu eleyerek,ilave edin ve kaşıkla hafif hafif karıştırın.
4. Bu pandispanya karışımını yağlı kağıt serili bir midi fırın tepsisine dökün ve spatula ile üstünü düzelttikten sonra önceden 180 derecede ıstılmış fırında 10-12 dakika kadar ( her fırının pişirme hızı farklı olduğu için kontrollü olarak) pişirin.
5.Pişen pandispanyayı fırından alıp, temiz bir mutfak havlusuna, tepsiyi ters çevirin ve 1-2 dakika bekletin.Sonra pandispanyayı, yağlı kağıt ve havlu yardımı ile uzun kenarından hızlı bir şekilde rulo yapın ve havluyu üstüne kapatıp, soğuyuncaya kadar bekleyin.
6.Kreması için çikolatayı benmari yöntemi ile erittikten sonra, krema ile çırpın.
7.Pasta kremasını da sütle çırpın ve çikolatalı ganaj ile karıştırarak tekrar çırpın. Bu kremadan soğumuş pandispanyanın içine sürün ve parça çikolata ile böğürtleni serptikten sonra rulonuzu sıkıca sarın.Rulonun üstünü de bu krema ile kapladıktan sonra, çatalla ağaç görünümü verin. Ben bu şekilde iki rulo hazırladım. Bir tanesini, ağacın yan kolları olmak üzere üç parçaya kestim ve diğer rulonun uygun yerlerine yerleştirip, krema ile kapladım. Şeker hamurundan yaptığım mantarları ve nesguik toplarından yaptığım süsleri yerleştirdim. Bu aşamada süsleme tamamen sizin hayal gücünüze bağlı, nasıl istiyorsanız yapabilirsiniz. Daha önceki çikolata sepetine ait bir adet tavşanı bu pastada da kullandım ve hazır aldığım kardan adamları. İşte bu kadar kolay gelsin.
2008 kütük pasta 004

Salı, Aralık 25, 2007

EN TATLI HEDİYELER-TAVŞAN SEPETİNDE ÇİKOLATA


Logosu harika, konusu harika, ev sahibi muhteşem olan etkinlik "EN TATLI HEDİYELER" için ne yapabilirim diye uzun uzun düşündüm arkadaşlar. Aklıma gelen bir kaç şeyi de başka arkadaşlarım yapınca, kurabiye evi yaptığım güne kadar etkinlik için hiçbir şey bulamadım ve bayram için arkadaşlarımla yaptığımız çikolataları etkinlik tarifi olarak sunmaya karar verdim. Ancak son anda aklıma nerede gördüğümü bilemediğim kurabiyelerden yapılmış tavşan sepeti içinde çikolataları sunmak geldi. Kurabiye evin parçaları fırında pişerken tavşanların hamurunu yoğurdum, kalıplarla kestim. Daha sonra pişirdim ve süsledim. Ertesi sabah içini çikolatalarla doldurup resimlerini çektim. Sonradan baktığımda resimleri çekim açımın çok doğru olmadığını farkettim ama yoğunluk yüzünden tekrar resim çekemedim. Bayramda çikolatalarımı bu sepet içinde ikram ettim, çok beğenildi ve çok değişik bulundu. Bu şekilde hazırlanıp, uygun tül veya organzelerle sarılan tavşan sepetlerinin hediye olarak da götürülebileceğini düşünüyorum, siz ne dersiniz?Bu arada kendiside etkinliğin adı gibi tatlı arkadaşın Burçin'e kolaylıklar diliyor, böyle güzel bir etkinlik ortaya çıkardığı için ona ve Sevgili Ayşe'ye sevgilerimi gönderiyorum.

Şimdi gelelim tarifimize;
Malzemeler;
*250 gr margarin veya tereyağı,
*3 orta boy yumurta,
*1,5 su bardağı toz şeker,
*2 çay kaşığı tarçın,
*1 çay kaşığı zencefil,
*1 çay kaşığı kakule,
*1 paket patates nişastası,
*3,5 - 4 su bardağı un.
*yeteri kadar beyaz ve sarı şeker hamuru,
*taş şeklinde ufak çikolata taneleri.
Hazırlanışı;
1.Tüm kurabiye malzemesi iyice yoğurulduktan sonra yarım saat kadar dolapta dinlendirilir.
2.Dolaptan çıkarıldıktan sonra az bir miktarı ayrıldıktan sonra, geri kalan kısım unlu zeminde merdane ile açılır ve tavşan kurabiye kalıbı ile kurabiyeler çıkarılır. İsterseniz siz koyun, at, kaz veya benzeri kalıplarla yapabilirsiniz.
3.Kurabiyeler önceden ısıtılmış 180 derecedeki fırında pişirilir ve soğutulur.
4.beyaz şeker hamuru açılarak, aynı kalıpla kesilir ve üstlerine bal sürülmüş olan kurabiyelere yapıştırılır.
5. Bu arada ayırdığınız kurabiye hamurunu tekrar unlu zeminde açıp, yuvarlak bir çember kalıpla sepetin alt tabanını oluşturmak üzere parça çıkarın. Normal bir yemek tabağı büyüklüğünde olabilir. Bu parçayı da pişirin ve soğutun.
6.Hazırlayacağınız çok az bir royal icing ile ( Ben kurabiye evden arta kalan icingi kullandım) tavşanları, yuvarlak pişiridiğiniz alt taban olacak kurabiyenin kenarlarına yapıştırın. Taş şeklindeki çikolatalarıda en dış kısıma royal icing yardımı ile yapıştirin ki bahçe süsü olsun. Bu şekilde bir gece icing kuruyuncaya kadar bekletin.
7. İçine ben beyaz tül parçası yerleştirdim ve onun üstüne çikolataları dizdim. Siz başka bir malzeme ile altını süsleyebilirsiniz.
Kurabiye sepetinin içi doldurulmamış hali.

Pazar, Aralık 23, 2007

KURABİYE EVİMİZ-2008



Pastacı Burcu'nun burada verdiği linkten faydalanarak çıkardığım şablonu kullanarak dün gece hazırladım bu seneki kurabiye evimizi. Yaramaz oğlum Bora, kurabiye ev süslemek için aldığım şekerlemeleri iki kez yediği için, çok az sayıda şekerleme ile yapmak zorunda kaldım. Duvaraları ve çatıyı oluşturmak için hazırladığım royal icing nedendir bilmem bu sefer pek zorladı beni. Yapışmayan evin duavarları bir iki kez yıkıldı ama azimle tekrar tekrar yapıştırıp, kuruttum. Kullandığım kurabiye tarifi şöyle;
Malzemeler;*250 gr margarin,
*3 adet yumurta,
*1 su bardağı toz şeker,
*1 çay kaşığı toz zencefil,
*1 çay kaşığı tarçın,
*2 yemek kaşığı kakao,
*3,5-4 su bardağı un.
Royal icing malzemeleri;
*1 adet yumurta akı,
*250 gr pudra şekeri,
*1-2 damla limon suyu
Hazırlanışı;1.Tüm malzemeyi güzelce yoğurup, yarım saat kadar dinlendirdikten sonra, unlanmış zeminde merdane ile yarım santim kalınlığında açtım.
2.Daha önceden hazırladığım buradaki şablonları hamurun üstüne koyup sivri uçlu bir bıçakla kestim.( Burada denemek isteyenlere şöyle bir tavsiyem olacak. Çatıyı yapmak için çıkaracağınız şablonu ya yarım santim yada 1 santim büyük kesin. Sonra küçük kalan çatı yerleşirken sıkıntı yaratabiliyor.)
3.Parçaları 180 derecede önceden ısıtılmış fırında pişirip soğuttuktan sonra, birleşim yerlerine, hazırladığım royal icingi sıkma torbası ile sıktım.Parçaları teker teker ve herbir parçayı yapıştırdıktan sonra iyice yapışmalarını bekleyerek, diğer parçayı yapıştırmak sureti ile tutturdum.
4.Burada önemli olan her bir parçayı yapıştırdıktan sonra bir müddet elinizle tutarak, iyice yapışmalarını bekleyin.Sonra diğer parçayı yapıştırın. Aksi takdirde hemen ayrılabilirler.
usitki.


Evi çatılarıyla beraber yapıştırdıktan sonra süslemeden önce bir gece beklettim ki iyice yapışsın. Hatta çatılar aşağı kaymasın diye köşelerinin altına sabaha kadar birer destek yerleştirdim.Daha sonra artan royal icing ile çatıya kar görüntüsü verip, Bora'dan arta kalan şekerlemeler ile süsledim:)Bu aşamada siz sınırsız hayal gücünüzü kullanıp çok farklı süslemeler yapabilirsiniz.

Çarşamba, Aralık 19, 2007

BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN


Her kesin Kurban Bayramını kutluyor, nice güzel ve hayırlı bayramlara ulaşmak dileğiyle diyorum.
Bayram için sevgili arkadaşlarım Berna, Zuhal, Hilal ve Burcu ile yaptığımız bayram çikolatalarının tarifini ilk fırsatta ekleyeceğim. Sevgilerimle....


Salı, Aralık 18, 2007

ÇİKOLATALI PASTA


Bu pastayı yapalı aslında bayağı uzun bir süre oldu. Burcu'nun pastasını yaptığım gece bu pastayı da aynı gün doğumgünü olan yeğenim Sinem için yapmıştım, yayınlamak ancak kısmet oldu. Pastanın pandispanyasını daha önce burada yayınlamıştım.O nedenle yeeniden burada yazmayacağım. Bu sefer aynı malzemeler ve aynı ölçülerele çırptığım pandispanyayı 24 cm'lik yuvarlak kalıpta pişirdim. Pastanın kremasına gelince;
Malzemeler;
*1 paket kakaolu Crem Ole,
*2 su bardağı süt,
*100 gr bitter kuvertür çikolata,
*100 gr krema,
*1 su bardağı vişne,
*1 su bardağı böğürtlen,
*1 su bardağı parça çikolata,
*Pandispanya katlarını ıslatmak için şerbet veya meyve suyu.
*Üstünü süslemek için çikolatadan boncuk pasta süsü ve şeker hamuru
Hazırlanışı;
1.Pandispanyayı buradaki gibi hazırladıktan sonra 24 cm'lik yuvarlak kalıba dökerek önceden 180 derecede ıstılmış fırında pişirip, soğutuyoruz.
2.Soğuyan pandispanyayı üç eşit kata bölüyoruz.
3.Katların her birini şerbet yada dilediğimiz bir meyve suyu ile ıslatıyoruz.
4.Çikolatayı benmari yöntemi ile erittikten sonra kremayı içine katarak iyice mikserde çırpıyoruz ve yarım saatliğine buzdolabına kaldırıyoruz.
5.Crem oleyi, soğuk 2 bardak sütle iyice çıptıktan sonra buzdolabındaki çikolatalı ganaj ile karıştırıp, tekrar çırpıyoruz.
6.Islatmış olduğumuz pandispanya katlarına hazırladığımız bu kremadan sürüp, üstüne, vişne, böğürtlen ve parça çikolatalar serpip, üç katı bu şekilde tamamlıyoruz.
7.Pastanın dış yüzeyini artan krema ile güzelce kapladıktan sonra çikolata boncuk süsleri her tarafını kaplayacak şekilde yapıştırıyoruz. Çikolata boncuk süs bulamazsanız, çikolata rendesi ile de bu süslemeyi yapabilirsiniz.
8.Sarı şeker hamurunundan elinizde yapacağınız yuvarlaklar ve çiçeklerle de pastayı istediğiniz gibi süslüyorsunuz. Afiyet olsun.

Pazartesi, Aralık 17, 2007

YILBAŞI KURABİYELERİ-2


Bu kurabiyelerin tarifide aşağıda yayınlamış olduğum yılbaşı Kurabiyeleri-1 ile aynı. İlgilenenler tarifi oradan alabilirler. tarif aynı olmakla beraber şekiller ve süslemeler farklı olduğu için yapmayı düşünenlere fikir olması açısından burada yayınlıyorum.

Cumartesi, Aralık 15, 2007

BLOGUN HAYATIMIZDAKİ YERİ ( MİM)

Dünya tatlısı Burçin,bloglar arasında yeni başlayan bir mim için beni davet etmiş, bende "hay hay efendim" diyerek BLOGUN HAYATIMIZDAKİ YERİ isimli bu yeni mime dahil oluyorum.
1.Blog yazmaya ilk defa ne zaman başladım?Genelde tüm blog yazarları gibi bende, internette tarif ararken "Portakal Ağacı" ile karşılaştım. Portakal Ağacı ile başlayan takiplerim, diğer blogları keşfetmekle devam etti. 27 Eylül 2006 günü gece yarısı yine keşfettiğim blogları dolaşırken, "tıklayın sizinde bir blogunuz olsun" diye bir yazı ile başlayan tıklamalarım Blogcu ve sonrasında Blogger olarak beni buralara getirdi. O gün bu gündür tıklıyorum arkadaşlar:) Blogumu kurduktan sonra ilk olarak Sevgili Zuhal Yalçın'ın renkli toz şekerlerini yaparak sayfamda yayınlamış ve böylece blog yazmaya başlamış bulunmaktayım.
2.Blog yazılarımın konusu belli bir çizgide olması için çaba gösteriyor muyum? Yoksa içimden geldiği gibi mi yazıyorum?Blogumun isminden ve bu güne kadar yayınladığım yazılarımdan da görüleceği gibi yazılarımın konusu tamamen kendi mutfak deneyimlerim ve bunların paylaşımıdır.Blogumu sadece bu konudaki paylaşımlar için açtığımdan, başkaca konuları burada çok zorunluluk olmadıkça yazmak istemiyorum. Ve hatta, blogumu ziyaret edenlerin morallerini bozacak yada onları karamsarlığa sevk edecek en ufak bir hususu dahi burada yazmak istemiyorum. Çünkü burası benim sadece ve sadece mutfak ile ilgili deneyimlerimi paylaşım alanım ve ben bu şekilde çok mutlu oluyorum.
3. Blog yazmak için gün içinde bazı şeylerden feragat ediyor muyum?
Blog yazmak için gün içinde herhangi bir şeyden feragat etmiyorum. Çünkü feragat edebileceğim fazla lüksüm yok. İşim, evim ve ailem ile geçirdiğim zamanlardan feragat edebilmem mümkün değil. Blog yazmak için feragat ettiğim tek bir şey var ise oda uykumdur. Genellikle yazılarımın büyük kısmını gece herkes yattıktan sonra yazdığım için, uykumdan feragat ediyorum. Ama zaten çok uyku uyumayı da sevmiyorum:)
4. Blog yazmak benim için eğlenceli bir uğraşken şimdi artan bekleyiş yüzünden zorunlu bir hal almaya başladı mı?
Kesinlikle hayır. Burası bir hobi blogu, devamlılık mecburiyeti söz konusu değil.Yazılarımı takip edenlerinde bu durumun bilincinde oldukları muhakkak. Burası hem benim hemde beni takip eden okuyucularımın dinlenme ve paylaşma ve eğlence alanı. Bu sebeple artan bekleyişin, eğlenceyi, zorunluluğa ve dolayısı ile huzursuzluğa çevirmesi mümkün değil, aksine daha çok heves ve daha çok mutluluk demek benim için.
5. Blog yazmayı daha ne kadar sürdüreceğim?
Buna kesin bir cevap vermek oldukça güç. Şimdilik hiç buradan ayrılmayacakmışım gibi geliyor ama günlerin neler getireceğini kimse bilemez değilmi? Umarım buradaki paylaşımlarımız hep devam eder.
Şunu söylemeliyim ki oldukça güzel bir mime davet etmiş beni Sevgili Burçin. Bende devam ettiriyorum ve Sevgili arkadaşlarım Burcu (Pastacı),

Hülya (Günebakan Tarlaları) ve


Ayşe'yi ( Yaman Tarifler) bu mime davet ediyorum.

Salı, Aralık 11, 2007

NAZMİYE SULTAN'IN ŞİP ŞAK POĞAÇASI :)


Ne zamandır canım sıcak sıcak ev poğaçası yemek istiyordu. Uzun zaman öncede Sevgili arkadaşım Seda'nın sayfasında gördüğüm poğaçalar pratikliği ve güzel görüntüleri ile aklımda yer etmişti. Aslında bu blog işi bazen hiç iyi olmuyor biliyormusunuz. Arkadaşların sayfalarındaki harika şeyleri görünce insan muhakkak denemek ve yemek istiyor ve ondan sonrası ise kilo açısından hiç ama hiç iyi olmuyor:( Neyse şimdi bu tatsız kilo konusunu bırakalım değilmi? Pazar günü akşamüstü çay yanına yaptım işte o poğaçalardan. Ne kadar güzel oldu anlatamam. Peynir sevmeyen çocuklarım, içinde peynir olmasına dahi aldırmadan bol bol yediler. Seda'cığım ile samimiyetimize dayanarak da ismini değiştirmeden aynen yazdım. Bu güzel ve çok pratik tarif için öncelikle Seda'cığımın anneciğine sonrada bizlere ulaştıran Seda'ya çok teşekkür ederim.
Tarifin detaylarını Seda'nın sayfasından buradan okuyabilirsiniz. Ama ben yinede burada kopyalamak suret ile tekrar yayınlayacağım.
Malzemeler
*yarım paket margarin
*1 çay bardağı sıvı yağ
*1 su bardağı yoğurt
*2 tane yumurta (birinin sarısı üzerine)
*1 tane kabartma tozu
*1 tatlı kaşığı tuz
*aldığı kadar un
*içi için peynir
Bütün malzemeler karıştırılarak un yavaş yavaş eklenerek yumuşak bir hamur elde edene kadar yoğurulup içine peynir koyup 175 derecede pişirilir.

Pazar, Aralık 09, 2007

YILBAŞI KURABİYELERİ-1


Uzun zaman önce buradagördüğüm üç boyutlu yılbaşı ağacı şeklindeki kurabiyeleri zamanı geldiğinde muhakkak denemek istiyordum. Çünkü kar ve yılbaşı konseptine çam ağaçlarının katkısı muhteşem olur ve ben buna bayılırım.
Tarif defterimde bir sürü yılbaşı kurabiyesi tarifi varken ben yine değişiklik arayışlarına girdim ve bir tarif buldum. Tarife ve ölçülere tamamen uydum. Hamurumu açtım, kalıplarımla kestim ve pişirdim. Ancak kurabiyeler o kadar kabardı, o kadar kabardı ki, kurabiye değilde sanki kek oldular.Böyle olunca esinlendiğim fotoğraftaki çam ağacı ile benimki arasında oldukça büyük farklılıklar oldu. Görüntü istediğim gibi olmadı ama tadını sorarsanız çok güzel olduğunu söyleyebilirim. Sizler denemek isterseniz, başka bir tarifle bu ağaç modelini deneyebilirsiniz. Yada benim tarifimle denemek isterseniz de, kurabiye hamurunun çok kabaracağını gözönüne alarak, hamuru çok ama çok ince açmaya çalışın.
Malzemeler;
*150 gr tereyağı,(oda sıcaklığında)
*100 gr toz şeker,
*100 gr pekmez(Yaklaşık yarım su bardağı)
*4 adet yumurta sarısı,
*1 tatlı kaşığı karbonat,(silme)
*1 tatlı kaşığı tarçın,(silme)
*1 tatlı kaşığı zencefil(silme)
*1 çay kaşığı kakule,
*500 gr un.
Royal icing;
*1 adet yumurta akı,
*250 gr pudra şekeri,
*1-2 damla limon suyu
Hazırlanışı;
1.Tereyağı ve şekeri mikserde iyice çırpın.
2.Sonra sırasıyla yumurtalar ve pekmezi katıp, iyice karıştırın.
3.En son tüm toz malzemeleri karıştırarak, hamuru güzelce yoğurun ve streç folyoya sararak, buzdolabında bir saat bekletin.
4.Dolaptan çıkaracağınız hamuru, unlanmış tezgahta merdane ile 0,5 cm kalınlığında açın ve değişik boylardaki yıldız kalıplarıyla herbir boydan ikişer tane olmak üzere kesin. ( Bu aşamada her katta aynı boy yıldızlardan ikişer tane üst üste koymak gerekiyordu ama benim kurabiyeler çok kalın olduğu için birer kat kullanmak zorunda kaldım.
5.Önceden 180 derecede ısıtılmış fırında 15-20 dakika pişirin ve soğutun.
6.Royal icing malzemesini mikserde iyice çırpın ve soğumuş olan kurabiyelerin kenarlarına hat olacak şekilde sıkın. Çevrelerini royal icing ile çevrelediğiniz yıldız kurabiyelerin en büyük boyuttakini en alta koyarak ve üste doğru küçük kurabiyeleri dizerek ortalarına bolca royal icing sıkın ve üst üste yerleştirin. Oratdaki royal icinglerin yanlardan taşarak aşağı akmalarına müsaade edin ki ağaçta kar görüntüsü oluşsun.En son olarak ağaçların üstlerine pudra şekeri serpin. Kolay gelsin.

Cuma, Aralık 07, 2007

ŞEKERDEN ADAMLAR


Efendiiim....... duyamadım. Kardan adammı? Hayır hayır.. bunlar şekerden adamlar. Hemde çok şekerden adamlar:)
Kar en sevdiğim doğa olayıdır. Her kış şööyle lapa lapa kar yağsa, camın önüne otursam, çayım elimde, geleni geçeni hatta geçemeyip düşe kalka yürüyeni izlesem diye, bencilce duygulara kapılrım. Sonra aklıma evsiz, yurtsuzlar, sokak çocukları gelir. Ben bunları dilerken acaba onlar ne yapar, ne eder? Dua ederim onlar için. Çünkü yapacak bir şeyim yoktur.Her kış aynı duyguları yaşarım. Kar yağsa.... kardan adam yapsak..........
Bu sene karın yağmasını beklemek istemedim. Hazır yılbaşı havasına da girmişken. Evde uzun süredir bekleyen marshmallowlar bayatlamadan, nerede gördüğümü hatırlayamadığım şekerden adamları yapayım da hiç değilse bunlarla şimdilik kendimi avutayım istedim.
Marshmallowları üst üste koydum, çikolatadan ve çörekotundan göz ve ağız yaptım. Uçları karanfil aromalı kürdanlardan kırıp, havuç burun görüntüsü vermeye çalıştım. Çubuk krakerlerden kol yaptım. Hani çalı çırpı takarız ya kol yerine. İşte öyle görünsün istedim. Sonra şeker hamurundan şapka ve atkı. Onlar olmadan olur mu hiç?Oturdum uzun süre onları izledim. İçimi çocukça sevinçler bürüdü. Galiba ben hiç büyümeyeceğim.Sonra ne mi oldu? Sabah ben çıkarken öyle güzel güzel masanın üstünde duruyorlardı. Ama eve döndüğümde nerede olacaklarını kestiremiyorum. Muhtemelen Bora'nın midesine çoktan yerleşmiş olacaklar.......



Pazar, Aralık 02, 2007

İYİ Kİ DOĞDUN BURCUUUU.......


PASTACI'YA Pasta yapmak sizce nasıl bir şeydir? Ben çok zor olacağını biliyordum ama Sevgili arkadaşım Burcu'nun doğumgünü pastasını yinede ben yapmak istedim. Yapacağım pastada Burcu'yu nasıl anlatabilirim diye epeyce düşündüm.Ve onu hayatının vazgeçilmezlerinden biri olan pastaları ile beraber gösteren bir pasta yapmanın en doğrusu olacağına karar verdim. Üstelik bizlerde onu bu şekilde tanımışdık.
Sevgili arkadaşlarım Berna, Zuhal ve Hilal ile; cumartesi günü olan doğumgününü bir gün önceye çekerek Burcu'ya mini bir sürpriz parti yaptık. Nice mutlu yıllar Burcu.

İşte pastamız (Tarifi aşağıda )

Burcu için hazırladığımız mini sürpriz kutlama masamız. Sevgili Hilal bir katmerli poğaça yapmıştı ki sormayın. Berna'cığım bu mini kutlama için bizlere yüreği ile birlikte dükkanını da açmıştı ve muhteşem kahvaltılıklar hazırlamıştı. Ve Zuhal...çocukluğumun peynirli, yumurtalı ekmeklerini o sabah hazırlayıp getirmişti. Eeeee pastada bendendi. Bol bol yedik, içtik ve bol bol güldük.Kısacası çok ama çok güzel bir kutlama yaşadık...


Pastanın pandispanyasını iki kat kakaolu, bir kat vanilyalı pandispanyadan yaptım. Yani ortadaki kat vanilyalı idi. Kreması çikolatalı ganaj, meyveleri böğürtlen ve vişne idi.Pandispanyaların tarifini Karen Goble'nin "Celebration Cakes" isimli kitabından aldım.Ölçüler 20 cm'lik kelepçeli kalıp için.
Kakaolu pandispanya;
*165 gr oda sıcaklığında tereyağı,
*300 gr toz şeker,
*2 tsp vanilya,
*3 orta boy yumurta,
*65 gr nişasta,
*200 gr un,
*1,5 tsp karbonat,
*80 gr kakao,
*280 ml süt.
Vanilyalı pandispanya;
*125 gr oda sıcaklığında tereyağı,
*125 gr şeker,
*2 orta boy yumurta,
*185 gr un,
*1 tsp vanilya.
Her iki pandispanyada aynı şekilde hazırlanıyor. Önce yağ ile şeker iyice çırpılıyor, sonra yumurtalar teker teker ilave ediliyor ve diğer malzemeler ekleniyor. En son toz malzemeler ilave edilerek güzelce çırpılıyor ve önceden 180 derecede ısıtılmış fırında, batıracağınız kürdan temiz çıkıncaya kadar pişiriliyor. Kakaolu pandispanyayı üç eşit parçaya böldüm ama iki parçasını bu pastada kullandım. Vanilyalı olan ise zaten ince tek kat halinde oluyor. Onuda ortaya tek kat olarak yerleştirdim. Katları şeker şurubu ile nemlendirip, çikolatalı ganaj, vişne ve böğürtlenle doldurdum. En dışı ganaj ile sıvayıp, buzdolabında beklettikten sonra üstünü şeker hamuru ile kapladım.